HAYATA MUTLU BAKMANIN 5 YOLU 😊😲🤞

 Aslında her şey kendi elinizde olsa da bazen hayata mutlu bakmak için yardım almak gerekiyor. Hayata Mutlu Bakmak Sizin Elinizde ve en başta size vereceğim tavsiye ise ''Asla Mutluluğunuzu Başkasının Ellerine Bağlamayın''

1- Siyaha değil beyaza odaklanın

Bardağın dolu tarafını görün! Şikâyet etmeyi bırakın, kesinlikle pozitif duygular üzerine yoğunlaşın. Beyaz yerine Siyaha odaklanırsanız güzel olayları göremezsiniz, göremediğiniz için hep kötü şeyler olduğunu zannedersiniz ve de kendinizi kötü hissedersiniz. Siyaha değil de beyaza odaklanırsanız her ne kadar kötü olay olursa olsun sonunda mutlu olacak olayı(durumu) görürsünüz. Böylece Amerikalı psikolog Martin Seligman’ın ‘öğrenilmiş çaresizlik’ dediği ‘kabullenme’ tuzağına düşmeyin.

2- Arkadaş, illaki  iyi arkadaş

Bütün anketlerde ‘para mı yoksa başarımı’ şeklinde şıklar vardır; Ne para tek başına mutluluk getirir ne de başarı tek başına mutluluk getirir, önemli olan çevrenizdekilerle olan ilişkilerdir Yalnız yaşayan insanlarda depresyon riskinin, bir arkadaşıyla oturanlardan daha yüksek olmasının sebebi budur. Hatta arkadaş ilişkilerinin aileden bile daha iyi bir ‘pozitif duygu kaynağı’ olduğu söyleniyor. Ama dikkat arkadaşları doğru seçmek gerekir, ne de olsa arkadaş var arkadaş var. Avusturyalı Ernst Gehmacher ‘İnsanın kendini iyi hissetmesi için en az 4 (azami 12) sağlam arkadaşı olması şart; çok güvendiği, her şeyi (?) paylaşabildiği ve yardım alacağını bildiği arkadaşlar’ diyor.

3-Yaptığınız işe yoğunlaşın

Kendini iyi hissetmenin yollarından biri de (hepimiz bunu yaşamışızdır) yaptığı işe iyice yoğunlaşmaktır. Zaman durmuş gibi olur, sorunlarımızı unuturuz ve yaptığımız işe yoğunlaşırız.          

Kendi kendinize gaz verecek şekilde hedefler koyun: Şu konuda nasıl daha iyi olabilirim? Daha az yorularak şu işi nasıl yapabilirim? Nasıl işimi en iyi ama en kolay şekilde yapabilirim?

5-Çocuklar gibi oynayın…

Şirketlerin düzenlediği bir paintball oyununda düşmanını(arkadaşını) boya-kurşunlarıyla vurmak için canını dişine takarak kovalayan müdürünüze(patronunuza) bakıp da ‘’ne salak adammış bu yaa’’ diye düşünmeniz çok normal. Ama oyunun her yaşta faydaları kesinlikle vardır. Bir uzman ‘‘Eğer oyun oynamaktan vazgeçersek zihnimiz mekanikleşir, adeta kurur’’ diyor, oyuncular gerçekleri daha esnek olarak algılarlar, gerçeklerle oynamayı da severler. Eğer hayatı çok ciddiye alırsanız, eğip bükmekten vazgeçer, değiştirebilme fırsatını da kaçırırsınız.

Eşinizle, çocuklarınızla, arkadaşlarınızla her ne tür oyun olursa olsun oynayın. Kağıt oyunları, bilgisayar oyunları, Tabu… ne olursa!

 Bu konu hakkında haftaya eğer ki isterseniz ve yorumlarda belirtirseniz 5 Maddeyle daha geleceğim 😇😎😄😇.